Baharat hanim
Yediğim içtiğim gezdigim gördüğüm sevdiklerim göçebe hayatımın kısa özetleri ile MERHABA
28 Mart 2013 Perşembe
İNCİR UYUTMASI
ANNEMİN TARİF DEFTERİNDEN:
15 Tane kuru incir
3,5 bardak süt
YAPILIŞI:
İncirler yıkanır ve ılık suda yaklaşık 20 dakika kadar bekletilir suyu iyice süzülen incirler minik minik doğranır küçük bir tencerede süt ısıtılır (kaynamayacak) elimizi yakmayacak kadar ısınan süte incirler eklenir hafif ezerek karıştırılır kaselere paylaştırılan tatlıların üstüne bir tepsi kapatılır ve kalınca bir örtü ile sarılır Yoğurt mayalar gibi 3saat kadar dinlendirilen tatlı buzdolabında soğutulur ve cevizle sevis yapılır.
İçinde ekstra şeker yok incir zaten çok şekerli bir meyve bize bu bile çok tatlı geldi ama ben çok tatlı severim diyorsanız süt ve incir karıstırılırken 2 yemek kaşığı şeker ekleyebilirsiniz
Etiketler:fotograf yemek gezi ve daha pek cok sey
SÜTLÜ TATLILAR,
TATLILAR
18 Mart 2013 Pazartesi
PİDE
EVDE PİDE
HAMURU İÇİN:
4 Su bardağı un
1paket kuru maya veya 1küp yaş maya (ben kuru maya kullandım)
1 silme tatlı kaşığı tuz
1 silme tatlı kaşığı şeker
1çorba kaşığı tereyağ
2bardak ılık su (su miktarı değişebilir)
İÇ MALZEMESİ:
Ben iç harç olarak evdeki kavrulmuş ıspanağı degerlendirdim artan hamuruda birkaç peyniri karıştırıp yaptım sizde hamurdan çıkan bezelerinize göre farklı harçlar hazırlayabirsiniz
Peynirli iç harç için:
Beyaz peynir
Erzincan tulum peyniri
Rokfor peyniri (bu çok azdı)
Kaşar peynirini (rende yapılacak)
1 yumurta
peynirleri yumurtayla ezerek karıştırın (elinizde hangi peynir varsa tek çeşitte olur)
YAPILIŞI:
Un ve kuru mayayı karıştırıp tuz ve şekeri ekledım suyu azar azar ekleyip oda sıcaklığındaki tereyağı kattım cok sert olmayan bi hamur elde ettim ve dinlenmeye bıraktım ( ben hamurumu geceden hazırlayıp agzı sıkı kapanan bir kapta buzdolabında beklettim pideleri kahvaltı için hazırlamıştım)
Hamurdan mandalina büyüklüğünde bezeler elde ettim bu ölçüyle 7 büyük pidem oldu 1 tanesi 1 kişiye rahatça yetti
Bu bezeleri merdane yardımıyla oval şeklinde açtım ıç harcını koyup kenarlarını kıvırdım 200 Derece kızgın fında pişirdim çıknca kenarlarına tereyağ sürdüm işte hepsi bu
AFİYET OLSUUNN
Etiketler:fotograf yemek gezi ve daha pek cok sey
BOREKLER,
HAMUR isleri
4 Mart 2013 Pazartesi
KIYMA MAKİNESİNDE İÇLİ KÖFTE
İÇLİ KÖFTE |
MALZEMELER:
* 1 kilo simit (ince bulgur)
* yarım kilo yağsız kıyma
* 1 büyük kuru soğan
* 1 çorba kaşığı acı toz biber veya pul biber
* 1 tepeleme çorba kasığı acı biber salçası
* 5 çorba kaşığı irmik
* 5 çorba kaşığı un
* 2 yumurta
* yaklaşık 4 bardak ılık su
* tuz
İÇ HARCI:
* 700 gram kıyma
* 2 kuru soğan
* 1 çorba kaşığı pul biber
* tuz karabiber
* yarım demet maydanoz
* 1 su bardağı kıyılmış ceviz
* 1 tatlı kaşığı biber salçası
* 1 çorba kaşıgı tereyağ ve 1 çorba kaşıgı zeytin yağı
İlk iş iç harcı hazırlıyoruz yağda kıymayı ve soğanı kavurup diger malzemeleri ekliyoruz ve harcımızı iyice soğutuyoruz iç harç muhakkak soğuk olmalı eğer sogumazsa doldururken köfteleriniz çatlar
Tüm malzemeyi geniş bir tepsiye koyalım kuru soganı 4e bölelim ve diğer malzemleri 1 bardak suyla beraber harmanlayalım ve malzememiz hamur kıvamına gelip ince bulguru iyice yumuşayıncaya kadar yaklaşık 4 kez ara ara ılık su ekleyerek KIYMA MAKİNESİNDEN geçirelim hamurumuz olunca makinenin sucuk yapma aparatını takalım ve köftelerimize şekil verelim işte hepsi bu kadar .
Daha sonra içli köftelerimizi ister haşlayarak ister kızartarak servis edebiliriz
NOT:Bu tarifle yaklaşık 60 tane içli köfte çıkıyor
AFİYET OLSUN
Etiketler:fotograf yemek gezi ve daha pek cok sey
ET YEMEKLERI,
KÖFTELER,
salatalar
21 Şubat 2013 Perşembe
ANNEMİ SEVME HİKAYEM 2
Annemi sevme hikayemin birinci bölümüne burdan ulaşabilirsiniz.
Evet annemi bir yıl önce sapasağlam bırakmıştım üstelik annem diye söylemiyorum kapı gibi kadındı
elinden her iş gelirdi, bi baklava yapardı ki, yemeniz, görmeniz lazımdı bayramlarda komşular sıraya girerdi her işini kendi halleder babam dahil hiç birimize bi iş bırakmazdı ....Gerçi bunun bir nedenide babamdı aramızda kalsın biraz vurdum duymaz bi adamdır kendileri GAMSIZ cinsinden hadi küçük bir örnek vereyim ben babamın Ramazan ayında (pazar günleri hariç ) ezan okunmadan şöyle en azından bi 20 -30 dakika eve erken geldiğini hatırlamam buna evde misafirin olması durumu bile dahildir hoca ALLAHU EKBER der babam zile basardı :) NOT :Babacığım kendi iş yeri olan bi adamdır :) düğün dernek vs.işlerimizde hep böyle olmuştur yani dolasıyla anneciğim omuzlanmış durumdaydı bir çok şeyi ve dağ gibi hükümet gibi kadındı işte ANNEMM
Ve şimdi karşımda solmuş bi çiçek gibiydi.....
Yaşadığım o ilk şoku anlatamam salona geçtik önce biraz çemkirdim kardeşime ,anneme niye haberim yok diye sanki olsa ne yapacaktım ki ....zaten annemde tam böyle söylemişti ...
-Kızım söylesek ne yapacaktın ben söyletmedim kimseye birde oralarda senin canın sıkılacaktı ...
-OLSUN SIKILSAYDI EN AZINDAN CANIM SIKILSAYDI
Sonra başladılar anlatmaya ...
Hastalığının adı RA Romotoit Artrit yani iltihaplı eklem romatizmasıymış biz yurt dışına gittikten yaklaşık 1 hafta sonra birden hastalanmış(demek kaynanamın komşusu ondan demişti sana hasretlikten diye) elleri ayakları tutmaz olmuş dayanılmaz ağrılarla bir kaç hastane ve doktor gezmişler durumu o kadar ağırmışki hastanede tekerlekli sandalye bile kullanmışlar yürüyemeiş hatta bir süre emeklemiş ve en acısı o an için anneme göre tuvalet ihtiyacını giderirken bile ya kardeşime yada babama ihtiyac duymasıymış (ALLAH kardeşimden ve babamdan razı olsun) yemek yapamamış bir bardak suyu bile benden isteyen kardeşim halletmiş her işi (Annemler 5 kardeşler ama annem tek çocuk aslında, dedemin ikinci eşinden olmuş anneciğim...) öyle çok yakın akrabalarımız yok maalesef teyzeler halalar falan koşup yetişsinler bi işin ucundan tutsunlar.....herşey babama ve kardeşime kalmış....
Çok doktor gezmişler hocalar prof.lar ama netice tam olarak alınamamış normalde bu hastalığın bi atak evresi olurmuş insanı süründürür sonra ilaçlarında sayesinde uykuya geçermiş ama annemde öyle olmadı.....
Aradan 3 yıl geçti ama nasıl bana sorun aklım devamlı bizimkilerde ne yapıyorlar diye gurbetlik çok zor bir şey annemin niye bana ilk başta haber vermediğini gayet iyi anlıyordum artık ANNEMM işte bir kez daha haklıydı .... çok şükür hastalığı ilk zamanlara göre yavaşlamıştı, gittiğimiz doktorlarda şaşıyorlardı ,bu hastalığın bu kadar dirençli çıkmasına ne ilaçlar ne iğneler kullandı anlatamam zaten bu ilaçlar yüzünden bir yerleri iyileştirirken bir yerleri mahvetmişiz......
Nihayet memlekete döndük artık annemle daha iyi ilgilenebilecektim ALLAHın izni ile elimden geleni yapmaya çalıştım annem için, evlerimiz yakındı ALLAH razı olsun eşimde çok anlayışlıydı sabah oğlumu kreşe bırakır ordan anneme geçerdim o günlerde gayet iyiymiş meğer hava güzelse kısa yürüyüşlere çıkardık oğlumu kreşten alır parka götürürdük torun sevgisini tatmış bir torun daha diye bastırıyordu sürekli bir kızın olsun inşallah diyordu bi derdi daha vardı kardeşimi evlendirmek onun bi işe yerleştiğini görmek bu üçünü döner döner söylerdi .....
Zaman öyle hızlı geçiyor ve bizler farkına bile varmıyoruz. Annem hastalığının 9.yılındaydı ama iyileşmek bir yana gittikçe kötüleşiyordu son iki yıldır akcigerlerinde sorunlar çıkmıştı bu sinsi hastalık ilk önce eklemleri tutar orada harab edecek bir şey kalmayınca organlara yönelirmiş bizede bu olmuştu işte, akigerleri solunumu tam gerçekleştiremiyordu, bununda adı intelsitiyel akciger tutulumu olmuştu.............................................
Zorluklara bi zorluk daha eklenmiş annem artık solunum tüpü kullanmak zorunda kalmıştı önceleri 8 saatle başladık ama..................yetmiyordu...
Eklemleri çok zarar görmüştü yürümek ızdırap vericiydi.......
Bu arada iyi şeylerde oldu tabi kardeşim çok iyi bir işe yerleşti ve evlendi annemin gözlerindeki o mutluluk ..........
ama iyi şeyler sürekli devam etmiyor solunum tüpünün yerini solunum cihazı aldı ve EVE MAHKUM bi hayat başladı hergün anneme gidiyor ona arkadaşlık etmeye çalışıyordum
İşte bunca yıl sonunda ANNEMMM ,ARKADAŞIM, DOSTUM ,CAN YOLDAŞIMDI bizimki ortak bi yaşamdı artık
Banyosunu yaptırıyor yemeğini bile yediriyordum bazen... ve onu anlıyordum ANNELİĞİ anlıyor ve keşfediyordum
Nefes alabilmek bir lütuf ALLAHın kullarına bir lütfu bunun kanlı canlı delilini gördüm ben yaşadım ne kadar şükretsek az inanın...
Annemi hastaneye götürmek için genellikle biz yalvarırdık bıkmıştı kadın artık haklı olarak ama o gün kendi istedi gitmeyi ilk kez 03 mayıs 2011 kendi ellerimizle götürdük annemizi eşim gelinimiz kardeşim hep birlikte gittik hastaneye Hacettepe hastanesi hemen acil girişi yapıldı bu ilk acilimiz değildi bizim defalarca gelmiştik ama bu sefer digerlerinden farklı bi odaya aldılar annemi ......oradanda yoğun bakım ünitesine doktor akcigerleri cok su toplamış dedi gitti ...
Tam 30 gün kaldı orada penceresiz izole bi camekanın içinde günde iki kez görüş vardı biz herdaim oradaydık hiç ayrılmadık annemin bilinci yerindeydi ....
Anneler gününü orada kutladık yasak olduğu halde koynumda gül saklayıp anneme verdim hemşireler atmış sonra onu olsun annem o maskelerin altından bana gülümsedi ya o yeter bir keresindede gizlice dondurma soktum içeriye 1 haftadır istiyordu olmaz dedim ama dayamadım iyice lımıştı zaten öyle sevindiki o dondurmaya.....
Nihayet yoğun bakımdan çıkacaktık artık servisde kalabilir dediler dünyalar ANNEMİN olmuştu bunca günden sonra gün ışığı görücek kolaymı ama hala çok sıkıntıları vardı uzun süre yattığı için ayakları tutmuyor ve nefesini cihazlar sayesinde alıyordu olsun ordan çıkalımda .....
Çıktık ama servis bölümündede işler aynıydı anneciğim iyice solmuştu onun yüzünü güldüren son haberler benim ve gelinimizin hamile olmasıydı .Geceleri babam ve kardeşim dönüşümlü olarak kalıyor sabah ordan işe gidiyorlardı sabahlarıda erkenden ben gidiyordum bazende gelinimiz son sıralar ALLAH razı olsun büyük teyzemin kızı geliyordu hamilelik şartlarımı zorluyordu hiç sırası değildi ama ANNEMM o öyle mutluyduki buna değerdi ......
29 HAZİRAN Mirac kandili o gece hepimiz yanındaydık konuştuk şakalaştık birbirimizin kandilini kutladık ANNEMMM sadece maskesinin altından bakıyor gülümsemeye çalışıyordu... gece geç saatte yanından ayrılırken maskenin altından bir şeyler söyledi duyamadım yanına yaklaştım
-SABAH ERKEN GEL OLURMU?????
..............SEVDİM ANNEMİ BEN ÇOK SEVDİM
sabah namazınından sonra telefon çaldı arayan babamdı .....
ANNEMİ ÖPTÜM VE ONU ÇOK SEVDİM
ÇOK GEÇ SEVDİM ANNEMİ BEN ÇOK GEÇ...
ANNECİĞİM MEKANIN CENNET OLSUN
(Lütfen annem için bir fahita okuyun teşekkürler ALLAH razı olsun)
Bu yazıyı 4 saatte ancak tamamlayabildim nedenlerini az çok tahmin edersiniz herhalde çok zordu benım için ancak toparlayabildim cesaretimi ALLAH inancı sayesinde burdayım RABBİM ANNEMin ve tüm ölmüşlerimizin mekanını cennet eylesin inşallah
SELAM VE DUA İLE fem
Evet annemi bir yıl önce sapasağlam bırakmıştım üstelik annem diye söylemiyorum kapı gibi kadındı
elinden her iş gelirdi, bi baklava yapardı ki, yemeniz, görmeniz lazımdı bayramlarda komşular sıraya girerdi her işini kendi halleder babam dahil hiç birimize bi iş bırakmazdı ....Gerçi bunun bir nedenide babamdı aramızda kalsın biraz vurdum duymaz bi adamdır kendileri GAMSIZ cinsinden hadi küçük bir örnek vereyim ben babamın Ramazan ayında (pazar günleri hariç ) ezan okunmadan şöyle en azından bi 20 -30 dakika eve erken geldiğini hatırlamam buna evde misafirin olması durumu bile dahildir hoca ALLAHU EKBER der babam zile basardı :) NOT :Babacığım kendi iş yeri olan bi adamdır :) düğün dernek vs.işlerimizde hep böyle olmuştur yani dolasıyla anneciğim omuzlanmış durumdaydı bir çok şeyi ve dağ gibi hükümet gibi kadındı işte ANNEMM
Ve şimdi karşımda solmuş bi çiçek gibiydi.....
Yaşadığım o ilk şoku anlatamam salona geçtik önce biraz çemkirdim kardeşime ,anneme niye haberim yok diye sanki olsa ne yapacaktım ki ....zaten annemde tam böyle söylemişti ...
-Kızım söylesek ne yapacaktın ben söyletmedim kimseye birde oralarda senin canın sıkılacaktı ...
-OLSUN SIKILSAYDI EN AZINDAN CANIM SIKILSAYDI
Sonra başladılar anlatmaya ...
Hastalığının adı RA Romotoit Artrit yani iltihaplı eklem romatizmasıymış biz yurt dışına gittikten yaklaşık 1 hafta sonra birden hastalanmış(demek kaynanamın komşusu ondan demişti sana hasretlikten diye) elleri ayakları tutmaz olmuş dayanılmaz ağrılarla bir kaç hastane ve doktor gezmişler durumu o kadar ağırmışki hastanede tekerlekli sandalye bile kullanmışlar yürüyemeiş hatta bir süre emeklemiş ve en acısı o an için anneme göre tuvalet ihtiyacını giderirken bile ya kardeşime yada babama ihtiyac duymasıymış (ALLAH kardeşimden ve babamdan razı olsun) yemek yapamamış bir bardak suyu bile benden isteyen kardeşim halletmiş her işi (Annemler 5 kardeşler ama annem tek çocuk aslında, dedemin ikinci eşinden olmuş anneciğim...) öyle çok yakın akrabalarımız yok maalesef teyzeler halalar falan koşup yetişsinler bi işin ucundan tutsunlar.....herşey babama ve kardeşime kalmış....
Çok doktor gezmişler hocalar prof.lar ama netice tam olarak alınamamış normalde bu hastalığın bi atak evresi olurmuş insanı süründürür sonra ilaçlarında sayesinde uykuya geçermiş ama annemde öyle olmadı.....
Aradan 3 yıl geçti ama nasıl bana sorun aklım devamlı bizimkilerde ne yapıyorlar diye gurbetlik çok zor bir şey annemin niye bana ilk başta haber vermediğini gayet iyi anlıyordum artık ANNEMM işte bir kez daha haklıydı .... çok şükür hastalığı ilk zamanlara göre yavaşlamıştı, gittiğimiz doktorlarda şaşıyorlardı ,bu hastalığın bu kadar dirençli çıkmasına ne ilaçlar ne iğneler kullandı anlatamam zaten bu ilaçlar yüzünden bir yerleri iyileştirirken bir yerleri mahvetmişiz......
Nihayet memlekete döndük artık annemle daha iyi ilgilenebilecektim ALLAHın izni ile elimden geleni yapmaya çalıştım annem için, evlerimiz yakındı ALLAH razı olsun eşimde çok anlayışlıydı sabah oğlumu kreşe bırakır ordan anneme geçerdim o günlerde gayet iyiymiş meğer hava güzelse kısa yürüyüşlere çıkardık oğlumu kreşten alır parka götürürdük torun sevgisini tatmış bir torun daha diye bastırıyordu sürekli bir kızın olsun inşallah diyordu bi derdi daha vardı kardeşimi evlendirmek onun bi işe yerleştiğini görmek bu üçünü döner döner söylerdi .....
Zaman öyle hızlı geçiyor ve bizler farkına bile varmıyoruz. Annem hastalığının 9.yılındaydı ama iyileşmek bir yana gittikçe kötüleşiyordu son iki yıldır akcigerlerinde sorunlar çıkmıştı bu sinsi hastalık ilk önce eklemleri tutar orada harab edecek bir şey kalmayınca organlara yönelirmiş bizede bu olmuştu işte, akigerleri solunumu tam gerçekleştiremiyordu, bununda adı intelsitiyel akciger tutulumu olmuştu.............................................
Zorluklara bi zorluk daha eklenmiş annem artık solunum tüpü kullanmak zorunda kalmıştı önceleri 8 saatle başladık ama..................yetmiyordu...
Eklemleri çok zarar görmüştü yürümek ızdırap vericiydi.......
Bu arada iyi şeylerde oldu tabi kardeşim çok iyi bir işe yerleşti ve evlendi annemin gözlerindeki o mutluluk ..........
ama iyi şeyler sürekli devam etmiyor solunum tüpünün yerini solunum cihazı aldı ve EVE MAHKUM bi hayat başladı hergün anneme gidiyor ona arkadaşlık etmeye çalışıyordum
İşte bunca yıl sonunda ANNEMMM ,ARKADAŞIM, DOSTUM ,CAN YOLDAŞIMDI bizimki ortak bi yaşamdı artık
Banyosunu yaptırıyor yemeğini bile yediriyordum bazen... ve onu anlıyordum ANNELİĞİ anlıyor ve keşfediyordum
Nefes alabilmek bir lütuf ALLAHın kullarına bir lütfu bunun kanlı canlı delilini gördüm ben yaşadım ne kadar şükretsek az inanın...
Annemi hastaneye götürmek için genellikle biz yalvarırdık bıkmıştı kadın artık haklı olarak ama o gün kendi istedi gitmeyi ilk kez 03 mayıs 2011 kendi ellerimizle götürdük annemizi eşim gelinimiz kardeşim hep birlikte gittik hastaneye Hacettepe hastanesi hemen acil girişi yapıldı bu ilk acilimiz değildi bizim defalarca gelmiştik ama bu sefer digerlerinden farklı bi odaya aldılar annemi ......oradanda yoğun bakım ünitesine doktor akcigerleri cok su toplamış dedi gitti ...
Tam 30 gün kaldı orada penceresiz izole bi camekanın içinde günde iki kez görüş vardı biz herdaim oradaydık hiç ayrılmadık annemin bilinci yerindeydi ....
Anneler gününü orada kutladık yasak olduğu halde koynumda gül saklayıp anneme verdim hemşireler atmış sonra onu olsun annem o maskelerin altından bana gülümsedi ya o yeter bir keresindede gizlice dondurma soktum içeriye 1 haftadır istiyordu olmaz dedim ama dayamadım iyice lımıştı zaten öyle sevindiki o dondurmaya.....
Nihayet yoğun bakımdan çıkacaktık artık servisde kalabilir dediler dünyalar ANNEMİN olmuştu bunca günden sonra gün ışığı görücek kolaymı ama hala çok sıkıntıları vardı uzun süre yattığı için ayakları tutmuyor ve nefesini cihazlar sayesinde alıyordu olsun ordan çıkalımda .....
Çıktık ama servis bölümündede işler aynıydı anneciğim iyice solmuştu onun yüzünü güldüren son haberler benim ve gelinimizin hamile olmasıydı .Geceleri babam ve kardeşim dönüşümlü olarak kalıyor sabah ordan işe gidiyorlardı sabahlarıda erkenden ben gidiyordum bazende gelinimiz son sıralar ALLAH razı olsun büyük teyzemin kızı geliyordu hamilelik şartlarımı zorluyordu hiç sırası değildi ama ANNEMM o öyle mutluyduki buna değerdi ......
29 HAZİRAN Mirac kandili o gece hepimiz yanındaydık konuştuk şakalaştık birbirimizin kandilini kutladık ANNEMMM sadece maskesinin altından bakıyor gülümsemeye çalışıyordu... gece geç saatte yanından ayrılırken maskenin altından bir şeyler söyledi duyamadım yanına yaklaştım
-SABAH ERKEN GEL OLURMU?????
..............SEVDİM ANNEMİ BEN ÇOK SEVDİM
sabah namazınından sonra telefon çaldı arayan babamdı .....
ANNEMİ ÖPTÜM VE ONU ÇOK SEVDİM
ÇOK GEÇ SEVDİM ANNEMİ BEN ÇOK GEÇ...
ANNECİĞİM MEKANIN CENNET OLSUN
(Lütfen annem için bir fahita okuyun teşekkürler ALLAH razı olsun)
Bu yazıyı 4 saatte ancak tamamlayabildim nedenlerini az çok tahmin edersiniz herhalde çok zordu benım için ancak toparlayabildim cesaretimi ALLAH inancı sayesinde burdayım RABBİM ANNEMin ve tüm ölmüşlerimizin mekanını cennet eylesin inşallah
SELAM VE DUA İLE fem
Etiketler:fotograf yemek gezi ve daha pek cok sey
anne,
ANNE hayat,
HAYAT
18 Şubat 2013 Pazartesi
ANNEMİ SEVME HİKAYEM
ANNEEMMM .....KUZUMM
Biz böyle severdik birbirimizi öyle süslü püslü sözlerimiz yoktu bizim ....Çok geç sevdim annemi ben.
Çocukken seviyosunuz işte Annenizi, babanızı, kardeşinizi, seviyorsunuz sadece, ANNE sonuçta doyuran, giydiren, yardım eden ve her zaman yanınızda olan,bende önce sadece, öyle sevdim işte annemi, biraz ergenlige erince bi mesafe koyuyorsunuz aranıza, saçma bi arkadaş daha iyi anlıyor sizi sanki, işte bende öyle mesafeler koydum aramıza, bi adımdı mesafemiz aslında, düşmeme ve tökezlememe yanlış bi sokağa girmememe yetecek kadar kısa bi mesafe .....
Zamanla dahada kısaldı mesafemiz konuştuk konuştukça anlaştık anladık birbirimizi sevmeye gerçekten sevmeye başladık o zaten hep seviyordu koşulsuz kayıtsız seviyordu .....
Derken evlendim, evlendigim gün evden ayrılırken .KUZUUMMM EVİMİN NEŞESİ diye gözyaşları döktü içimin YANDIĞI ilk an oydu herhalde, anneydi o,ANNEMMM di.
Rabbim bizi ayırmadı hemen, evlerimiz yakındı sık sık görüşüyorduk annecigimle evlenince onu daha iyi anlamaya tanımaya başlamıştım aslaında, hele birde BEN ANNE olunca annemi SEVMEYE başlamıştım.
Evet anlamıştım, sevmiştimde, hemde çookkk ama eşimin işi nedeniyle ayrıldı yollarımız, ben kucağımda 3 aylık oğlumla, düştüm göç yollarına, geride annemi bırakarak ve bi anne olarak....
Yaz tatili için döndük memlekete önce kayınvalidemlere gittik geldigimizi gören alt komşu çıkageldi hoşbeş sohbet derken ANNENİ gördünmü nasıl biraz daha iyimi dedi sana hasretlikten hasta olmuş garibim herhalde dedi ???????????????????????
Ben SAF hala uyanmıyorum
- yok canım ne alakası var ortalığın hastalığı işte diyorum grip gibi bir şey ............ki en son konuştuğumuzda gribim demişti kayınvalidem giriyor söze konu değişiyor .....
Bu arda ben içten içe kırgınım annemlere akşam bi hoş geldine gelmediler diye .........
ertesi gün biz gittik kapıyı kardeşşim açtı ANNEMM ????? İçerde abla gel rahatsız biraz geç konuşuruz?????????
veeee 11 ay sonra annemi ilk kez görüyordum koridora kadar gelmiş loş ışıkta iyice solmuştu yüzü sulanmamış çiçekler gibiydi aksayarak yürüyordu ama gülümsüyordu hep KUZUUMM HOŞ GELDİN......ne oldu ANNE diyebildim kulağımda alt komşunun sesi yankılanırken ''sana hasretlikten'' ve o sadece romatizma bir şey değil dedi sesi çok net ve dirayetliydi
Bu hastalığın bir insana neler yapabileceğini bilmiyordum o zamanlar hani yaşlı teyzeler yakınır ya aayy romatizmalarım tuttu yine diye işte öyle birşey sanıyordum..............
İşte böyle tanıştım ben bu hastalıkla ve ANNEMİ sevmeye başladım .....
Etiketler:fotograf yemek gezi ve daha pek cok sey
ANNE hayat
HAYAT
Etiketler:fotograf yemek gezi ve daha pek cok sey
HAYAT
Yer:
Middle East
15 Şubat 2013 Cuma
YENİDEN
YENİDEN
İki yıl oldu dile kolay çok zor günler geçirdim Rabbim annemi aldı ve bu melegi gonderdi hayatıma iste geçen iki yılın özeti kaldığım yerden değil belki ama bir yerlerden yeniden başlamak ümidiyle yoluma biri 11 digeri 1 yaşında iki oğlan çocuğuyla ve eşimin desteğiyle devam ediyorum ALLAH yar ve yardımcımız olsun ....
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)